Yurt dışından ürün ya da hizmet satın almak, birçok işletme için büyümenin ve rekabet gücünü artırmanın etkili yollarından biridir. İthalat, yalnızca başka bir ülkeden mal getirmekten ibaret değildir. Doğru planlama, mevzuata uygunluk ve güvenilir tedarikçilerle çalışma sürecidir. Özellikle küresel ticaretin hız kazandığı günümüzde, ithalat yapmak isteyen girişimciler ve firmalar için bu süreci adım adım anlamak büyük önem taşır.
Bu içeriğimizde, ithalat nedir, nasıl yapılır sorularını cevaplandıracak ve yasal prosedürler hakkında detaylı bilgiler vereceğiz. Keyifli okumalar dileriz!
🎧 Dilerseniz bu içeriğimizi podcast olarak da dinleyebilirsiniz:
İthalat Nedir?
İthalat (dış alım) bir ülkede üretilen bir malın veya hizmetin bir başka ülke tarafından satın alınmasına denir.
İthalat, yapılan işleme, amaçlara veya vergi uygulamalarına göre farklı türlere ayrılır. Aşağıda, Türkiye’de en sık karşılaşılan ithalat türlerine göz atalım:
Serbest İthalat: Herhangi bir kısıtlama ya da ön izne tabi olmadan yapılan, genel kurallara göre yürütülen ithalat türüdür.
Kısıtlı (Kontrollü) İthalat: Belirli ürünlerin ithalatı için ön izin, lisans veya belge gerektiren durumlarda uygulanır. Örneğin: tarım ilaçları, medikal ürünler gibi.
Geçici İthalat: Yurt dışından getirilen malın belirli bir süre sonra tekrar yurt dışına çıkarılması koşuluyla yapılan ithalattır. Genellikle fuar ürünleri, test ekipmanları gibi mallar için tercih edilir.
Bedelsiz İthalat: Para ödemesi yapılmadan, hibe, miras, kişisel eşya veya promosyon amaçlı yapılan ithalat türüdür. Bazı belgelerle muafiyet sağlanabilir.
Dahilde İşleme Rejimi (DİR) Kapsamında İthalat: Türkiye’ye getirilen hammadde veya yarı mamul ürünün işlenip tekrar ihraç edilmesi koşuluyla yapılan ithalattır. Bu rejimde gümrük vergileri ertelenir veya muaf tutulur.
Gümrük Antreposuna İthalat: Ürünler gümrük bölgesine getirilir ancak doğrudan serbest dolaşıma sokulmaz; geçici olarak antrepoda bekletilir. Vergi ve yükümlülükler ertelenmiş olur.
Ön İzinli İthalat: Bazı ürünlerin ithalatı için belirli kamu kurumlarından (örneğin Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı) ön izin alınması gerekir.
İthalat Yapabilmek için Gerekli Olan İzinler ve Belgeler Nelerdir?
İthal edilecek ürün veya hizmeti belirledikten sonra, bu işlemi gerçekleştirecek vergi numarası olan bir gerçek ya da tüzel kişiye ihtiyaç duyulur. İlk defa ithalat yapılacaksa, Gümrük İdaresi’ne kaydolmak zorunludur;kayıt için aşağıda listelenmiş evrakların tamamı gereklidir:
İmza sirküleri (tüzel kişiler için), imza beyannamesi (gerçek kişiler için),
Faaliyet Belgesi (tüzel kişiler için),
Ticaret sicil gazetesi (tüzel kişiler için),
Vergi mükellefiyet yazısı (tüzel kişiler için),
Vekâletname (temsil yoluyla işlem yapılması halinde),
Yetkililerin kimlik sureti.
İthal edilecek ürünlere ilişkin genel prosedürlerin tamamlanmasının ardından, ürünün tabi olduğu mevzuat çerçevesinde vergilerin ödenmesi ve diğer işlemler (gerektiğinde izinlerin alınması, ardiye ücretinin ödenmesi vb.) gerçekleştirilir. Bu adımların tamamlanması, ürünlerin gümrükten sorunsuz bir şekilde geçmesine ve ithalatın başarılı bir şekilde tamamlanmasına olanak tanır.
Gümrük’e verilecek belgelerin yanı sıra ithalat yapmak isteyenlerin ayrıca aşağıdaki belgeleri de almaları gerekmektedir:
İthalat Rejimi Belgesi (İRB), ithal edilecek ürünlerin hangi kategorilerde yer aldıklarını belirlemek için kullanılır.
Fatura, ithal edilen ürünlerin satış fiyatlarını göstermek için zorunludur.
Menşe Şahadetnamesi, ithal edilecek ürünlerin hangi ülkelerden geldiklerini gösteren bir belgedir.
Analiz Raporları, ithal edilecek ürünlerin kalitesini gösterir.
Sigorta Poliçesi, ithal edilecek ürünler için zorunludur. Bu sigorta ile ürünlerin taşıma sırasında veya gümrükte zarar görmesi ya da kaybolması durumunda zararlar karşılanır.
İthalat Yapmanın Avantajları Nelerdir?
Her işletmenin avantaj ve dezavantajları olduğu gibi, ithalat yapmanın da birçok avantajı ve dezavantajı mevcuttur.
Ürünleri çok düşük bir maliyetle ithal edebilir ve daha fazla kar elde edebilirsiniz.
En iyi kalitede ürünler elde edersiniz.
Bazı özel ürünler için vergi teşvikleri de mevcuttur.
Pazara yeni ürünlerin girişine olanak tanımaktadır.
Sektörde lider olma fırsatı yaratmaktadır.
Hedef kitlesini genişletmektedir.
Çeşitli devlet desteklerinden faydalanmaktadır.
İstihdamı arttırır.
Ücretsiz E-Kitaplarımızı İncelediniz mi?
İthalat Yapmanın Dezavantajları Nelerdir?
İthalat yapmanın avantajları olduğu gibi dezavantajları da mevcuttur. İthalat yapmanın dezavantajlarından birkaçını sıralayalım:
İthalat yapmak, yerli sanayiyi düşürebilir.
Gayri Safi Milli Hasıla azalabilir.
Ülke ekonomisinin büyümesini azaltır.
Satın almış olduğunuz ürünlerin iade süreçlerini uzatabilir.
Üretim tekelleşebilir bu da süreçlerde birtakım sorunlara yol açabilir.
İthalat için gerekli olan lisans ve belgeleri edinme süreci zorlu olabilir.
İthalat Nasıl Yapılır?
Yurt dışından ürün ya da hammadde getirmek, birçok işletme için hem maliyet avantajı hem de ürün çeşitliliği açısından önemli bir fırsattır. Ancak ithalat yapmak sadece satın alma işlemiyle sınırlı değildir; dikkat edilmesi gereken yasal prosedürler, belgeler ve lojistik süreçler vardır. Aşağıda, ithalat sürecini adım adım açıklayan temel aşamaları bulabilirsiniz:
Tedarikçi seçin ve fiyat teklifini alın: Güvenilir bir yurt dışı tedarikçi ile iletişime geçin ve ürün, fiyat, ödeme, teslimat gibi detayları içeren bir proforma fatura talep edin.
İthalat izinlerini kontrol edin: Ürünün ithalatı için herhangi bir izin, belge veya mevzuat kısıtı olup olmadığını araştırın (örneğin; CE belgesi, sağlık sertifikası).
Ödeme yöntemini belirleyin: Akreditif, peşin ödeme, vesaik mukabili gibi uluslararası ticarette kullanılan ödeme yöntemlerinden uygun olanı seçin.
Gümrük müşaviri ile çalışın: Gümrük işlemlerinde sizi temsil edecek yetkili bir gümrük müşaviriyle anlaşın.
İthalat beyannamesi verin: Ürün Türkiye’ye ulaştığında, gerekli belgelerle birlikte gümrüğe beyanda bulunulur.
Vergi ve harçları ödeyin: Gümrük vergisi, KDV, özel tüketim vergisi gibi yasal yükümlülükleri yerine getirin.
Ürünü teslim alın: Tüm işlemler tamamlandıktan sonra ürün, belirttiğiniz adrese teslim edilir ve ithalat süreci tamamlanmış olur.
İthalat ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Kimler İthalat Yapabilir?
İthalat yapabilmek için Türkiye’de vergi mükellefi olan, yani bir şirket kurmuş ya da şahıs işletmesi sahibi bir tüzel ya da gerçek kişi olmanız gerekir. Gümrük işlemleri bireysel değil, ticari düzeyde yürütüldüğü için vergi levhası, ticaret sicil kaydı ve gümrük müşaviriyle çalışma şartları aranır.
Herkes İthalatçı Olabilir mi?
Herkes ithalatçı olamaz, çünkü ithalat yapmak için belirli yasal yükümlülükleri yerine getirmek gerekir. Vergi numarası olmayan, ticaretle uğraşmayan kişiler doğrudan ithalat yapamaz. Ancak bir şirket kurarak veya mevcut bir işletme üzerinden bu işlemleri yürütmek mümkündür.
İthalat ve İhracat Arasındaki Farklar Nelerdir?
İthalat, yurt dışından mal veya hizmet satın alma süreciyken; ihracat, yurt dışına mal ya da hizmet satma işlemidir. İthalatta ürün ülkeye giriş yapar ve gümrük vergisi ödenir; ihracatta ise ürün ülke dışına çıkar ve çoğu zaman teşvik ve vergi avantajları sağlanır. Temelde biri alım, diğeri satım odaklı ticaret faaliyetidir.
İthal Kelimesi Ne Demek?
İthal kelimesi Arapça kökenli “idhal” kelimesinden dilimize yerleşmiştir. Türk Dil Kurumu’na göre; içine alma, bir ülkeye başka ülkelerden mal getirme veya satın alma, başka ülkelerden alınan mal anlamlarına gelmektedir.
İthal Edilmesi Yasak Olan Ürünler Nelerdir?
Aşağıda, Türkiye’de ithalatı kesin olarak yasaklanmış ya da büyük oranda sınırlandırılmış ürünlerden bazıları görülmektedir. Bu liste tam kapsamlı değildir, ilgili ürünün GTİP kodu ve güncel mevzuatı mutlaka kontrol edilmelidir.
Türkiye’ye İthal Edilmesi Yasak Olan Ürünlerin Listesi
Esrar ve müstahzar afyon gibi uyuşturucu maddelerin ithalatı kesin olarak yasaktır.
İpek böceği tohumu, tarım ve hayvancılık amaçlı ithalatı genel olarak yasaklanmıştır.
Zirai amaçlı kullanılan her türlü toprak, yaprak, sap, saman, ot ve tabii gübrenin ithalatı yasaktır (torf ve perlit hariç).
Oyun alet ve makineleri — özellikle rulet, tilt, langırt gibi şans ya da bahise dayalı el‑ayakla kullanılan makineler — ithalatı yasaklanmıştır.
Ozon tabakasını incelten bazı kimyasalların ithalatı yasaktır.
Sahte menşeli eşya ve zarflar ile sahte “menşe” ya da “yabancı menşe” izlenimi veren etiket‑damga taşıyan ürünlerin ithalatı yasaktır.
“Kimyasal Silahlar Sözleşmesi” eki listede yer alan kimyasal maddelerin ithalatı yasaktır.
İthalattan Alınan Vergiler Nelerdir?
İthalat işlemlerinde, mal Türkiye gümrük sınırından içeri girdiği anda bazı vergi ve harçlar devreye girer. Bu vergiler, hem devlet gelirini güvence altına alır hem de yerli üreticiyi korumayı amaçlar. Aşağıda, ithalattan alınan başlıca vergiler ve bunların nasıl hesaplandığı hakkında sade bir özet bulabilirsin:
Gümrük Vergisi: Malın türüne ve menşeine göre belirlenir. AB ülkeleriyle serbest ticaret anlaşmaları kapsamında bazı ürünlerde gümrük vergisi alınmaz.
Katma Değer Vergisi (KDV): Malın gümrük kıymeti, gümrük vergisi, ÖTV ve diğer masraflar dahil edilerek KDV hesaplanır. Ancak, Türkiye’deki genel KDV oranı %20’dir.
Özel Tüketim Vergisi (ÖTV): Alkollü içecekler, tütün, motorlu taşıtlar gibi ürünlerde uygulanır. ÖTV‘nin oranı, ürünün türüne göre değişir.
Damga Vergisi: Genellikle ithalatla ilgili sözleşme veya belgeler üzerinden alınır.
Toplu Konut Fonu (bazı ürünlerde): Özellikle tekstil, elektronik veya dayanıklı tüketim mallarında uygulanabilir.
Çevre Katkı Payı: Ambalajlı veya çevreye etkisi yüksek ürünler için tahsil edilebilir.
İthalat Vergileri Nasıl Hesaplanır?
İthalat vergileri hesaplanırken ilk adım, gümrük kıymetinin belirlenmesidir. Gümrük kıymeti; ürünün yurtdışındaki satış fiyatı + navlun (taşıma bedeli) + sigorta gibi ek giderlerin toplamıdır (CIF). Bu değerin üzerine aşağıdaki şekilde vergiler uygulanır:
Gümrük Vergisi = CIF bedel × gümrük vergi oranı
KDV = (CIF bedel + gümrük vergisi + ÖTV + diğer masraflar) × KDV oranı
ÖTV (varsa) = CIF bedel × ÖTV oranı
Diğer vergiler ve fonlar (varsa) = CIF bedel × ilgili oran
İthalat Yapanlara Devlet Desteği Var mı?
İthalat yapan işletmeler için doğrudan tanımlanmış genel bir destek programı bulunmasa da, ithalata konu ürünlerin yerli üretimini teşvik etmeye yönelik çeşitli devlet mekanizmaları mevcuttur. Özellikle KOSGEB’in Stratejik Ürün Destek Programı, ithal edilen ürünlerin yerli olarak üretilmesini destekleyerek dolaylı yoldan ithalat yapan firmalara katkı sağlar. Ayrıca, Ticaret Bakanlığı’nın sunduğu “Dahilde İşleme Rejimi” gibi uygulamalar sayesinde, işletmeler yurt dışından getirdikleri hammaddeleri işleyip tekrar ihraç etmeleri durumunda vergi avantajlarından faydalanabilirler. Bu tür destekler, ithalat süreçlerinin daha verimli ve sürdürülebilir yönetilmesine yardımcı olur.
Türkiye’de En Çok İthal Edilen Ürünler Nelerdir?
Aşağıda, Türkiye’de en çok ithal edilen ürünler kalemlerine dair bir liste bulabilirsiniz. Veriler sektör analizlerine ve dış ticaret raporlarına dayanmaktadır:
Mineral yakıtlar, yağlar ve petrole dayalı ürünler.
Makina ve mekanik cihazlar ile ekipmanlar.
Elektrikli makine, cihaz ve ekipmanlar.
Motorlu kara taşıtları ve bunların parçaları.
Demir ve çelik ürünleri (hurda dahil).
Altın ve kıymetli metaller dahil değerli taşlar.
Kullanılmış Ürünler İthal Edilebilir mi?
Ticaret Bakanlığı kararına göre, eski, kullanılmış, yenilenmiş, kusurlu eşyanın ithali izne tabidir. Bu izin, sadece belli eşyalar için verilmektedir. Kullanılmış eşyalara özel ithalat izni almak için İthalat Genel Müdürlüğü İthalat Belge İşlemleri Uygulaması üzerinden online olarak başvuru yapılması gerekmektedir. Başvurular değerlendirilirken aynı ürünü ülkemizde üreten yerli üretici olup olmadığı da göz önünde bulundurulur.
İthali İzne Tabi Eşya Nedir?
Bazı ürünlerin ithalatından önce ürünün türüne göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, İthalat Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı veya Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü gibi resmi birimlerden gerekli izinlerinin alınması gerekmektedir. İthali izne tabi eşyalar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Katı yakıtlar, bazı atık pil ve akümülatörler, metal hurdalar,
Kullanılmış veya yenileştirilmiş eşyalar, CE işareti taşıyan bazı ürünler, banknotlar, kıymetli evraklar, kimyasal silah olarak tanımlanabilecek bazı kimyasal maddeler, bazı oyuncaklar, bazı tıbbi cihazlar, bazı tarım ürünleri,
Hayvanlar ve hayvan ürünleri,
İlaçlar,
Bazı tekstil ürünleri, lisans kısıtlaması olan ürünler, kişisel koruyucu ürünler,
Tütün ve tütün mamulleri, alkol ve alkollü içkiler,
Patlayıcı maddeler, ateşli silahlar ve bıçaklar,
Radyoaktif maddeler,
Tatlandırıcılar,
Haritalar,
Karayolu taşıt araçları,
Sivil hava taşıtları,
Gübre.
İthalatta Korunma Önlemleri (Ticaret Politikası Savunma Araçları-TPSA) Nelerdir?
Yerli üreticilerin ithalattan ciddi zarar görmelerinin önüne geçmek amacıyla hayata geçirilen bazı önlemler bulunmaktadır. Örneğin dampinge karşı alınan korunma ve gözetim önemleri ile yerli üreticinin zarara uğramasının önüne geçilmektedir.
Damping, yabancı bir üreticinin bir ürünü iç pazardaki normal değerinden daha düşük bir fiyatla ihraç etmesine denir; damping Dünya Ticaret Örgütü (DTO) tarafından yasaklanmış bir uygulamadır. Damping dolayısıyla zarar gördüğünü iddia eden yerli üretici, soruşturma açılması ve zararın tespiti için İthalat Genel Müdürlüğü’ne başvuru yapabilir. Başvuru kararına bağlı olarak yerli üreticiye sübvansiyon adı verilen maddi veya maddi olmayan yardımlar yapılabilir.
İthalatta Kota Nedir? Tarife Kontenjanı Nedir?
Tarife kontenjanı, ithal edilen mallar için belirli bir dönemde uygulanacak gümrük vergisi indirimi miktarını ve değerini belirleyen bir sistemdir. Bu kontenjanlara uygun ithalat yapmak isteyen firmaların, Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından onaylanan bir belge almaları gerekiyor.
Bu belge, Ticaret Bakanlığı tarafından onaylanarak sağlanıyor ve ithal edilecek malın miktarını ve değerini belirtiyor. İthal lisansı adı verilen bu belge, Genel Müdürlük tarafından belirlenen tarife kontenjanı dahilindeki malların ithal edilebilirliğini gösteriyor.
Birden fazla eşya için başvuru yapacak firmaların her bir eşya için ayrı ayrı başvuru yapmaları beklenmektedir. Bu sayede, her eşyanın miktarı ve değeri ayrı ayrı belirlenebilir ve kontenjanların uygun şekilde dağıtılması sağlanabilir.
İthalatta KKDF Nedir?
İthalatta Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF), Türkiye’de ithalat yoluyla yapılan mal ve hizmet alımlarında, kullanılan krediler ve vadeli ithalat giderleri üzerinden alınan bir vergidir. KKDF’nin amacı, ülke ekonomisine destek olmak ve yerli üretimi teşvik etmek için ithalatın maliyetini artırmaktır.
KKDF, ithal edilen mal ve hizmetlerin bedeline eklenir ve ödeme yapılırken tahsil edilir. Fonun oranı, ithal edilen mal ve hizmetin türüne ve miktarına göre değişebilir. KKDF’nin toplandığı fonlar, kamu harcamaları, yerli üretim teşvikleri gibi çeşitli amaçlar için kullanılabilir.
KKDF kesintisi yapılan kredili işlemler ise şunlardır:
Yurt içi bankalar ve finansman şirketlerinden kullanılan tüketici kredileri,
Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışından sağladıkları krediler,
Vadeli ithalat işlemleri.
Vadeli ithalatta KKDF kesintisi, ithalat bedeli üzerinden hesaplanır ve kesinti oranı %6‘dır. Fon kesintisi oranlarını belirleme yetkisi Hazine ve Maliye Bakanlığı‘ndadır.
İthalat Lojistiği Nasıl Sağlanır?
E-ticaret yapmak isteyen veya halihazırda yapan firmaların ithalat işlemleri için bazı kritik adımlar bulunmaktadır. Bu adımlar aşağıdaki gibidir:
İthalata başlamadan önce şirketinizin iş planlarına uygun olacak şekilde ürün satın alımı yapılmalıdır.
Tedarik, gümrük, depolama, sevkiyat gibi süreçler de dikkate alınarak maliyet hesaplaması yapılmalıdır.
Ürünlerin doğru bir şekilde tedarik edilmesi için gerekli gümrük işlemlerinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Gümrük işlemlerinde gereken tüm belgelerin önceden hazırlanmış olması ve gümrük vergilerinin ödenmesi süreçleri hızlandıracaktır.
Ürünlerin müşterilerinize ulaşmasından önce şirketinizin depolarına yerleşimi, kalite kontrol işlemlerinin yapılması ve stok kontrollerinin de tamamlanması gerekmektedir.
Tüm kontroller pürüzsüz bir şekilde tamamlandıktan sonra ürünlerin müşterilere ulaştırılması için kargo yönetimi planlanmalıdır.
E-ticaret dünyasında doğru altyapı seçimi, işletmenizin dijital başarısının temelini oluşturur. Peki, bu seçimi yaparken maliyetlere ve platformun size sunduğu değerlere ne kadar dikkat ediyorsunuz? Bugün Türkiye’de e-ticaret platformu arayan birçok girişimci ve KOBİ, ikas ile Shopify arasında bir tercih yapmaya çalışıyor. Her iki platform da güçlü çözümler sunuyor, ancak hangisi Türkiye pazarına, sizin ihtiyaçlarınıza ve […]
Kuruyemiş sektörü, 2025 itibarıyla e-ticaretin sunduğu fırsatlarla hızla dijitalleşiyor. Artan internet kullanımı, değişen tüketici alışkanlıkları ve gelişen gıda lojistiği sayesinde online kuruyemiş satışı, girişimciler için her zamankinden daha kazançlı hale gelmiş durumda. Üstelik bu model, düşük maliyetle geniş kitlelere ulaşma imkânı sunarak önemli bir rekabet avantajı sağlıyor. Siz de internetten kuruyemiş satmayı planlıyorsanız, sürece sağlam […]
Geleneksel e-ticaret modelleri, tüketicilerin anlık ihtiyaçlarına hızlı ve etkili bir şekilde yanıt vermekte yetersiz kalabilmektedir. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve zaman yönetimi konusunda zorluk yaşayan bireyler için, siparişlerin birkaç gün içinde teslim edilmesi artık yeterli görülmemektedir. Bu beklenti değişimi, işletmeleri daha çevik ve müşteri odaklı çözümler üretmeye yöneltmiştir. Hızlı ticaret (Q-Commerce), bu noktada öne çıkan […]
Kültürel çeşitliliğe duyulan ilginin artması ve kişiselleştirilmiş ürünlere yönelimle birlikte, hediyelik eşya pazarı e-ticaret kanallarında hızla büyümektedir. Özellikle seyahat eden bireylerin zaman veya taşıma sınırlamaları nedeniyle fiziksel mağazalardan alışveriş yapamaması, bu ürün kategorisinin dijital ortama taşınmasını hızlandırmaktadır. Hediyelik eşyalar artık yalnızca turistik noktalarda değil, çevrim içi mağazalar aracılığıyla da geniş kitlelere ulaşabilmektedir. El yapımı objelerden […]
“Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır… Bu da gösterir ki zaman ve mekân, insanla mevcuttur.” sözleriyle Ahmet Hamdi Tanpınar, sadece bir aracıdan değil, hayatla kurduğumuz bağdan söz eder. Zaman kavramı, hayatımızın merkezinde yer alır. Onu ölçmemizi sağlayan saatler ise sadece işlevsel değil, aynı zamanda stilin bir parçasıdır. Kadın-erkek fark etmeksizin milyonlarca insan, hem günlük […]