Girişimcilik
Son Güncelleme: 02.05.2025
Kredi Sicil Affı Nedir? Nasıl Başvurulur? (2025)
Son Güncelleme: 02.05.2025
Finansal yükümlülüklerini geçmişte zamanında yerine getiremeyen bireyler ve işletmeler, kredi notlarındaki olumsuzluklar nedeniyle bankacılık sisteminden dışlanma riskiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum, yeni finansman kaynaklarına erişimi zorlaştırmakta ve ekonomik faaliyetlerin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Kredi sicil affı ise bu soruna yönelik geçici bir çözüm sunarak, belirli şartlar altında borçluların yeniden finansal sisteme dahil olabilmelerine olanak tanımaktadır.
Bu içeriğimizde, 2025 yılı itibarıyla gündeme gelen kredi sicil affının kapsamını, başvuru sürecini ve dikkat edilmesi gereken hususları ele aldık. Keyifli okumalar dileriz!

Kredi Sicil Affı Nedir?
Kredi sicil affı, bankalara veya diğer finans kuruluşlarına olan borçlarını geciktirerek yasal takibe uğrayan kişi ve kurumlara sicillerini düzeltme imkânı tanıyan yasal bir düzenlemedir.
Türkiye’de sicil affı, ilk kez 2009’da Resmî Gazete’de yayımlanan 5834 sayılı kanun kapsamında yürürlüğe girmiştir. Düzenleme kapsamında kredi kartı, karşılıksız çek ve protestolu senet borcunu 6 ay içinde ödeyen veya yapılandıranların Merkez Bankası nezdindeki kayıtları silinmekte, kredi değerlendirme süreçlerinde dikkate alınmamaktadır. Ancak, Türkiye Bankalar Birliği’ne göre bankaların kendi iç kayıtlarını silmesi yasal zorunluluk değildir. Bu nedenle bazı bankalar kredi değerlendirme süreçlerinde söz konusu olumsuz kayıtları dikkate almaya devam edebilmektedir.
Ülkemizde ilk olarak 2009 yılında başlayan kredi sicil affı kapsamında düzenlemeler dönemsel periyotlarla yapılmakta, uygulama kanunda belirtildiği süre boyunca geçerli olmaktadır. Böylelikle borcunu ödeyen bireyler ve işletmeler, geçmiş ödeme aksaklıklarına bağlı risk kayıtlarının kredi süreçlerine etkisini bertaraf ederek finansmana yeniden erişim imkânı elde edebilmektedir. Negatif sicilden çıkanlar, beş yıl kadar sürebilecek kredi kısıtlamasıyla karşılaşmadan finansman imkânına yeniden ulaşabilmektedir.
Kredi Sicil Affı Türleri Nelerdir?
Kredi sicil affı uygulamaları, kapsam ve hedef kitle bakımından farklı kategorilere ayrılmaktadır. Ülkemizde yürürlüğe konulan kredi sicil affı düzenlemeleri, çoğunlukla genel nitelikli olmaktadır. Ancak esnaf ve KOBİ’ler için beklentiler ve sektörlere özgü talepler dolayısıyla kavramsal açıdan çeşitli af türlerinden söz edilebilmektedir. Yazının devamında kredi sicil affı türleri ve özellikleri açıklanmaktadır.
Genel Kredi Sicil Affı
Genel kredi sicil affı, herhangi bir sektör ya da borçlu türü ayrımı yapılmaksızın, bireysel ve ticari nitelikteki tüm vatandaşlar için geçerli olacak biçimde düzenlenmektedir. Dolayısıyla kanun kapsamında tüm gerçek ve tüzel kişilerin belirlenen tarihten önce ödenmeyen borçlarından söz ediliyorsa bu düzenleme, kapsamlı kredi sicil affı çeşitlerinden biridir.
Kredi sicilinin bozulması ile ticari faaliyetleri olumsuz etkilenen milyonlarca birey ve işletme, ilgili düzenlemeler sayesinde yeniden finansal sisteme dâhil olma fırsatı bulmaktadır. 2017 yılında yürürlüğe giren 6770 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle getirilen kredi sicil affı, borçlarını belirli bir tarihe kadar ödeyen veya yapılandıran yaklaşık 11,5 milyon kişiyi ve 2,3 milyon şirketi kapsamıştır. Düzenleme sayesinde borçlarını ödeyen veya yapılandıranlar; kara listeden çıkarılmış, bankalarla yeniden kredi ilişkisi kurma fırsatı yakalamıştır.
Genel affın en büyük avantajı, birey ya da işletme ayrımı olmaksızın, borcunu kapatmak veya yapılandırmak isteyen herkesin bozuk kredi sicillerini düzeltebilmesidir. Elbette bunun için kanunda belirtilen süre içinde gerekli ödeme işlemlerinin yapılması gerekmektedir. Örneğin 2017’deki affın altı ay, 2022’deki affın ise yaklaşık dokuz ay süre tanıdığı bilinmektedir. Süre bitiminde hâlâ kapatılmamış olan borçlar, affın dışında kalmaktadır.
Esnaf ve KOBİ Sicil Affı
Esnaf kredi sicil affı, borçlarını ödemede güçlük çeken küçük işletme sahiplerinin kara listeden çıkıp yeniden finansmana erişmesini mümkün kılmaktadır. Bu kapsamda esnaf kredi sicil affından yararlanmak suretiyle geçmiş borçlarını belirlenen süre içinde ödeyen ya da yapılandıranların olumsuz sicil kayıtları dikkate alınmamıştır. Aynı dönemde mesleğini bırakan ilgili meslek grubuna gelir desteği sağlamak amacıyla bir esnaf fonu kurulması fikri de gündeme gelmiştir. Devlet katkısı sayesinde en az iki yıl prim ödeyenlerin işletmelerini kapatmaları hâlinde dahi düzenli maaş alabilmesi hedeflenmiştir. İlgili model henüz tam olarak hayata geçirilmemiş olsa da esnaf ve KOBİ sicil affı uygulamaları, hâlâ küçük işletmelerin bankacılık sistemine yeniden entegre olmasında kritik bir önem taşımaktadır.
Sektörel Kredi Sicil Affı
Sektörel kredi sicil affı, spesifik bir meslek grubu dâhilinde faaliyet gösteren kişi ya da işletmelerin borç kayıtlarının silinmesine yönelik özel taleplerle gündeme gelmektedir. İnşaat, tarım, turizm ve tekstil gibi sektörlerde yaşanan ekonomik dalgalanma veya afet kaynaklı kriz dönemlerinde mükelleflerin finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla kamuoyunda af beklentisi oluşmaktadır. Ancak bugüne kadar yalnızca belli bir sektöre yönelik çıkarılmış, müstakil bir sicil affı yasası bulunmamaktadır. Mevzuattaki düzenlemeler ağırlıklı olarak genel nitelik taşımaktadır. Bu nedenle sektörel sıkıntılar, çoğu zaman genel sicil affı kapsamına dâhil edilerek çözümlenmeye çalışılmaktadır. Örneğin; 2022’deki genel sicil affı ile tarım, turizm ve perakende gibi zor durumda kalan sektörlerdeki borçlular da kapsama alınmıştır.
Öte yandan son yıllarda sektör temsilcileri tarafından yapılan açıklamalar, taleplerin somutlaştığını ve geniş kitleleri ilgilendirdiğini göstermektedir. Oda ve borsa temsilcileri, sicil affının yalnızca bireyleri değil, üretici firmaları ve sektörleri de kapsayacak biçimde genişletilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Dolayısıyla hâlâ uygulamada yer almamakla birlikte sektör bazlı taleplerin sıklaşması ve kriz dönemlerinin etkisiyle yakın gelecekte gündeme taşınabilecek bir konu olarak önemini korumaktadır.
Ücretsiz E-Kitaplarımızı İncelediniz mi?




Kredi Sicil Affı Hangi Borçları Kapsamaktadır?
Kredi sicil affı, finansal kurumlar ve kredi kuruluşları nezdinde tutulan tüm olumsuz kayıtları kapsamaktadır. Bir borcun affa dâhil olup olmadığını anlayabilmek için Risk Merkezi kayıtlarında yer alıp almadığına bakılmaktadır. Sıralanan borç türleri, kredi sicil affı kapsamına girmektedir:
- Kredi Borçları (Nakdi Krediler): Bankalardan veya finansal kuruluşlardan kullanılan bireysel veya ticari tüm kredilerin anapara, faiz veya taksit ödemelerinde gecikmeye düşmüş borçları affa konu olmaktadır. Örneğin; bireysel ihtiyaç, konut, taşıt, işletme ve esnaf kredisi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
- Kredi Kartı Borçları: Bireysel veya ticari nitelikli kartlarda borcun ödenmemesi nedeniyle yasal takibe intikal eden veya gecikmeye düşen tutarlar, ilgili af düzenlemesine dâhildir.
- Karşılıksız Çek Borçları: Bankaya ibrazında karşılıksız çıkan çeklerin bilgileri, Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi kayıtlarına olumsuz olarak geçmektedir. Kredi sicil affı kanunları, belli tarihten önce karşılıksız kalmış çek bedellerinin ödenmesi hâlinde ilgili kayıtların dikkate alınmamasını öngörmektedir.
- Protestolu Senetler: Vadesinde ödenmediği için noter kanalıyla protesto edilen senet borçları da kredi sicil affı kapsamında değerlendirilmektedir. Senedin borç tutarı ödendiği takdirde protesto kayıtları silinebilmektedir.
- Gayrinakdi Kredi Borçları: Bankaların kefalet, teminat mektubu, akreditif gibi gayrinakdi kredi işlemlerinden doğan ve sonradan tahsil edilemeyen tutarlar da affa dâhildir. Bankanın ödediği bir teminat mektubunun karşılığının müşteri tarafından ödenmemesi sonucunda oluşan borç, bu konuya örnek olarak gösterilebilmektedir.
Vergi borcu, idari para cezaları, SGK prim ödemeleri gibi kamu alacakları veya senet dışındaki özel alacaklar, düzenleme kapsamında değildir. Sicil affının amacı, Bankalar Birliği Risk Merkezi bünyesinde tutulan kredi ödeme performansı kayıtlarına ilişkin negatif bilgilerin belirli şartlar altında bertaraf edilmesidir. Bu nedenle borcun türü fark etmeksizin Risk Merkezi kayıtlarında yer alması ve kanundaki şartlara uygun olması hâlinde af kapsamında değerlendirilecektir.
Kredi Sicil Affından Nasıl Yararlanılır?
Borçlu açısından kredi sicil affından yararlanmak için izlenmesi gereken prosedür oldukça basittir. Kanunun öngördüğü süre içinde affın kapsamında olan borçların tamamının ödenmesi veya yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Esnaf kredi sicil affı başvurusu yapmak isteyenler için süreç, aşağıdaki gibi ilerlemektedir.
Kredi Sicil Affından Yararlanmak için Başvuru Nasıl ve Nereye Yapılır?
Kredi sicil affından faydalanmak için doğrudan borcun bulunduğu finansal kuruluşa başvuru yapılması gerekmektedir. Yani merkezî bir devlet kurumuna değil, ilgili bankaya veya finansal kuruluşa başvurulmalıdır. İlgili bankanın şubesine veya çağrı merkezine başvurarak kredi sicil affı kapsamında borcunuzu ödemek istediğinizi belirtmeniz gerekmektedir. Bankalar, genellikle kendi sistemlerinde bu gibi durumları takip ederek müşterilere bildirimde bulunabilmektedir. Yine de borçlunun proaktif davranarak bankaya başvurması önem teşkil etmektedir. Banka, başvuran borçluya toplam ödenmesi gereken tutarı ve son tarihi bildirecektir. Ödeme sonrasında banka tarafından Risk Merkezi’ne bildirim sağlanmakta ve borç kapatılmaktadır. Yapılandırma durumunda ise affın sağladığı avantajdan yararlanmak için borçlunun kurumun protokolüne sadık kalması gerekmektedir.
Kredi Sicil Affı Başvuru Şartları Nelerdir?
Kredi sicil affı başvuruları, borcun bulunduğu banka veya finansal kuruluşa doğrudan yapılmaktadır. Bununla birlikte affın uygulanabilmesi için sıralanan esnaf kredi sicil affı başvuru şartlarının karşılanması gerekmektedir:
- Borç Durumunun Tespiti: Kredi sicil affından yararlanmak isteyen kişilerin veya işletmelerin öncelikle hangi bankaya ya da finansal kuruluşa ne kadar gecikmiş borcu olduğunu tespit etmesi gerekmektedir. Bu bilgi, doğrudan ilgili kuruluştan öğrenilebileceği gibi Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nden alınan rapor aracılığıyla da görülebilmektedir. Gerçek kişiler, e-Devlet sistemi üzerinden ayda dört kez ücretsiz olarak kredi sicilini öğrenme hakkına sahiptir. Tüzel kişiler ise www.riskmerkezi.org adresi üzerinden başvuru yaparak borç dökümlerine ulaşabilmektedir. Önemli bir fark olarak e-Devlet üzerinden alınan risk merkezi raporları, daha güncel ve detaylı bilgiler içerebilmektedir.
- Belge Temini: Borcunu ödeyen ya da yapılandıran kişi veya kurumların ilgili kuruluştan bu işlemin gerçekleştiğini belgeleyen bir yazı alması gerekmektedir. Ek olarak borçlu, bankaya hitaben bir dilekçe yazarak affın uygulanmasını talep etmelidir. Bu dilekçede borcun ödendiği veya yapılandırıldığı belirtilmeli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 73/A maddesi uyarınca olumsuz kayıtların dikkate alınmaması istenmelidir. Başvuru sırasında nüfus cüzdanı veya geçerli bir kimlik belgesi ile ödeme işleminin tamamlandığını gösteren dekontun ibraz edilmesi istenmektedir.
- Ödeme veya Yapılandırma: Kredi sicil affı kanunları, belirli bir son ödeme tarihi öngörmektedir. Borçlunun ödemekle mükellef olduğu borcu bu tarihe kadar tamamen kapatması gerekmektedir. Borcun tamamını tek seferde ödeme imkânı yoksa banka ile yeniden yapılandırma yaparak taksitlendirme yoluna da gidilebilmektedir. İlgili kanun, ödeme veya yapılandırma seçeneklerinden herhangi birini yeterli görmektedir. Önemli olan, borcun affın tanıdığı süre içerisinde tasfiye edilmiş olmasıdır. Örneğin, kredi kartı borcu için banka ile anlaşarak borcun tamamını belirli taksitlerle ödeme planına bağlamak da kanun şartı karşılanabilmektedir.
- Bankaya Bildirim ve Başvuru: Borç ödendikten veya yapılandırıldıktan sonra teknik olarak kredi sicil affından yararlanmış olunmaktadır. Bu noktada ayrıca bir makama kredi sicil affı başvurusu yapma zorunluluğu yoktur. Ancak uygulamada borcun ödendiğine dair belge almak ve bankaların bunu sistemlerine işlemesini sağlamak önemlidir. Kamuoyunda bu amaçla bankaya verilen belgeye sicil affı dilekçesi adı verilmektedir. Yani borcunu ödeyen kişi, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamında bu dilekçeyle birlikte geçmiş borç bilgisinin kredi değerlendirmelerinde referans alınmamasını talep etmektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, kredi sicil affından yararlanmak için borcun bizzat ödenmesi gerektiğidir. Sicil affı, borçların anaparasını veya faizini silen bir borç affı değildir. Dolayısıyla affa konu borçlar, herhangi bir şekilde tahsil edilmediği veya yapılandırılmadığı takdirde kişinin sicili bozuk kalmaya devam etmektedir.
Kredi Sicil Affı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Sicil Affı Dilekçesi Nedir?
Sicil affı dilekçesi, ilgili düzenlemeden yararlanmak isteyen borçluların, ödemelerini gerçekleştirdikten sonra bankaya hitaben yazdıkları resmî talep yazısıdır. Dilekçede ilgili kanun referans gösterilerek borcun ödendiği ve aftan yararlanma talebi yetkili mercilere bildirilmektedir. Böylece ileride yapılacak kredi başvurularında mevcut borcun yasal düzenleme kapsamında kapatıldığı belgelendirilebilmektedir.
Herkes Kredi Sicil Affından Yararlanabilir mi?
Kredi sicil affı, ilke olarak şartları taşıyan herkes için geçerlidir. Ancak her borçlu otomatik olarak bu haktan yararlanamamaktadır. Karşılıksız çek, protestolu senet veya kredi ürünlerine ilişkin borçları bulunan bireyler, esnaflar, KOBİ’ler veya büyük şirketler fark etmeksizin bu haktan faydalanabilmektedir. Vergi, SGK veya idari para cezası gibi kamu alacakları ise sicil affına dâhil edilmemektedir. Öte yandan kanunda belirtilen tarihten sonra borçlarının vadesi gelen veya belirlenen süre zarfında ödeme yapmayanlar, kredi sicil affından yararlanamamaktadır.
Sicil Affı ile Kara Listeden Çıkmak Mümkün mü?
Sicil affı ile kara listeden çıkmak, tam manasıyla mümkün olmamaktadır. Aftan yararlanan borçlular, kara listenin olumsuz etkilerini yalnızca ilgili düzenlemenin yürürlüğe girmesi hâlinde hafifletebilmektedir. Ancak bu, kayıtların tamamen silinmesi anlamına gelmemektedir. Bankaların kredi değerlendirmelerinde dikkate aldığı Risk Merkezi kayıtları, sistemde kalmaya devam etmektedir. Kredi sicil affı sayesinde bu kayıtlar, yalnızca kredi kararlarında dikkate alınmamaktadır. Yani kayıt sistemde görünür olsa da etkisi ortadan kalkmış olmaktadır. Bu nedenle kredi sicil affı, teknik olarak kara listeden çıkmayı değil, ilgili kişinin düzenleme özelinde yeniden kredi alabilmesini sağlamaktadır. Bu süreçte borç sahiplerinin sicil affı sonrası dikkat edilmesi gerekenlere riayet etmesi de önem arz etmektedir.
Kara Listeden Çıkabilmek için Kredi Sicil Affından Başka Bir Yol Var mı?
Yapılandırma talebinde bulunan kişi veya kurumlar, ödeme planına sadık kalmaları ve borçlarını kapatmaları hâlinde kredi sicillerini düzeltme yoluna gidebilmektedir. Bazı durumlarda düşük limitli kredi veren bankalardan alınan finansman destekleri ile mevcut borçlar kapatılarak da sicilin iyileştirilmesi mümkün olmaktadır. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi yönetmeliğine göre ödenmiş kredi borçlarına ilişkin negatif kayıtlar, 5 yıl süreyle sistemde tutulmakta, ancak bu sürenin sonunda silinmektedir. Dolayısıyla herhangi bir kredi sicil affı düzenlemesi mevcut değilse kara listeye giren kişinin borcunu kapattıktan sonra belirlenen süre boyunca beklemesi gerekmektedir.
Sicil Affı Sonrasında Kredi Notu Hemen Düzelir mi?
Sicil affı, kredi notunu olumlu etkilemekte; ancak bu etkinin tam anlamıyla hissedilmesi zaman alabilmektedir. Özellikle daha önce ödenmemiş borçlar kapatıldığında risk durumu hafiflemekte, kredi notu yükseliş trendine girmektedir. Üstelik sicil affı sayesinde geçmişe dönemlerde kayıtlara giren, kredi ve ödeme performansına dair olumsuzluklar, finansman süreçlerinde doğrudan engel teşkil etmemektedir. Bununla birlikte kredi notunun hemen mükemmel seviyeye gelmesi beklenmemelidir. Zira kredi notu, geçmiş ödeme performansının yanı sıra güncel kredi kullanım ve genel borç durumları da dikkate alınarak hesaplanmaktadır.
Özetle sicil affı sonrasında kredi notu düzelmeye başlamakta; borcun kapatılmasıyla daha önceki temerrüt durumunun ağırlığı kalktığından ilgili skor eskiye kıyasla belirgin şekilde yükselmektedir. Fakat ilgili skorun sağlıklı bir şekilde yükselmesi ve kredi sicilinin temiz olması, ödeme geçmişinizin yeni dönemdeki performansına ve biraz zamana bağlıdır.
Sicil Affı Sonrası Bankalar Kredi Vermek Zorunda mı?
Hayır, sicil affı bankalara kredi verme zorunluluğu getirmemektedir. Kredi sicil affı kanunları, bankaları affa uyan müşterilere yeni kredi vermeleri hâlinde cezai sorumluluktan muaf tutmaktadır. Kredi imkânı sağlamak, her bankanın kendi ticari kredi politikası ve risk değerlendirmesi çerçevesinde serbestçe aldığı bir karardır. Finans kuruluşları; müşterinin gelir durumu, mevcut borçları, teminat durumu gibi kriterlere bakarak kredi tahsis edip etmeme hakkına sahiptirler. Nitekim affın ertesinde bazı müşteriler hemen kredi alabilirken bazılarınım başvuru talepleri ise bankanın iç değerlendirmeleri neticesinde reddedilebilmektedir.