Basit Usulde Vergilendirme: Şartları ve Avantajları (2024)

Küçük işletmeler ve esnaf, karmaşık vergi hesaplamaları ve sürekli değişen mevzuatlar arasında kaybolarak zaman ve enerji kaybedebiliyor. Gelir-gider takibi, defter tutma zorunluluğu gibi işlemler iş yükünü artırarak, esnaf ve işletme sahiplerinin günlük operasyonlara odaklanmasını zorlaştırmaktadır. İşte bu noktada basit usulde vergilendirme, vergi yükünü ve bürokratik yükleri hafifleten, işlemleri sadeleştiren bir çözüm sunmaktadır. Peki, basit usulde vergilendirme nedir ve işletmenize nasıl katkı sağlar?

Bu içeriğimizde, basit usulde vergilendirme sisteminin ne olduğunu, kimlerin yararlanabileceğini, işletmenize nasıl kolaylık sağlayabileceğini ve bu yöntemi kullanmanın gerekliliklerini ele alacağız. Keyifli okumalar dileriz!

Basit Usulde Vergilendirme Nedir?

Basit usulde vergilendirme, küçük ölçekli işletmelerin vergi hesaplamalarını basitleştiren, defter tutma zorunluluğunu ortadan kaldırarak mükelleflerin yükümlülüklerini hafifleten bir vergilendirme yöntemidir.

Basit Usulde Vergilendirmenin Avantajları Nelerdir?

Basit usulde vergilendirme, mükelleflere sağladığı çeşitli avantajlar ile özellikle küçük işletmeler ve esnaflar için önemli bir kolaylık sunmaktadır. Bu sistem, vergi süreçlerini basitleştirerek, mükelleflerin işlerini daha etkin bir şekilde yürütmelerine olanak tanımaktadır. Aşağıda, basit usul vergi avantajları sıralanmaktadır.

• Defter Tutma Zorunluluğu Yoktur: Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflere kıyasla, basit usulde, defter tutma yükümlülüğünden muaf olursunuz Bu durum, iş yönetimini kolaylaştırmaktadır.
• Aylık KDV Beyanı Mecburi Değildir: Basit usulde vergilendirilen bir mükellefseniz aylık periyotlarda KDV beyannamesi vermek zorunda kalmazsınız. Bu da iş yüklerini azaltmaktadır.
• Vergi Tevkifatı Sadece Ücret için Gerçekleştirilir: Basit usule tabi mükellefler için vergi tevkifatı yalnızca ücret ödemeleri için yapılarak mali işlemlerin sadeleştirilmesini sağlamaktadır.
• MUHSGK Beyannamesi Yalnızca Ücret için Yapılır: MUHSGK beyannamesini de sadece ücret ödemeleri için düzenlemek zorunda olursunuz. Bu durum, bürokratik yükümlülüklerinizi azaltmaktadır.
• Üç Aylık Geçici Vergi Beyannamesi Yükümlülüğü Yoktur: Basit usulde vergilendirilen bir mükellef olarak 3 aylık süreçlerde “Geçici Vergi Beyannamesi” vermekten muaf tutulursunuz.
• Ticari Kazanç ve Genç Girişimci İstisnalarından Faydalanırsınız: Ticari kazanç ve genç girişimci istisnalarından yararlanma hakkına sahip olursunuz. Bu sayede mali açıdan avantaj sağlamaktadır.
• Vergiye Bağlı Mükellef İndirimlerinden Yararlanırsınız: Basit usul mükellefi olarak, vergi indirimlerinden yararlanarak vergi yükümlülüklerini azaltabilirsiniz.

Basit usulde vergilendirme, mükelleflere birçok avantaj sunarak onların vergi süreçlerini kolaylaştırıp mali yükümlülüklerini azaltmaktadır. Bu sistem, özellikle küçük ve orta çlçekli işletmeler ve esnaf için iş hayatını daha sürdürülebilir hâle getirmektedir. Basit usulde vergilendirmenin sağladığı bu kolaylıklar, mükelleflerin işlerini daha verimli bir şekilde yürütmelerine yardımcı olmaktadır.

Basit Usule Tabi Olmanın Şartları Nelerdir?

Basit usulde vergilendirme, küçük ölçekli işletmelere vergi kolaylıkları sağlayan bir sistem olarak mükelleflerin yükünü hafifletmektedir. Bu sistem, özellikle yüksek kazanç sağlamayan ve belli limitler dâhilinde ticari faaliyette bulunan mükellefler için önemli avantajlar sunmaktadır. Ancak bu avantajlardan yararlanabilmek için Gelir Vergisi Kanunu‘nda belirtilen bazı genel ve özel şartların bir arada sağlanması gerekmektedir. Mükelleflerin iş yeri durumu, yıllık hasılatları ve ticari faaliyetlerine göre belirlenen kriterlere uyması, en temel basit usule tabi olma şartları arasındadır.

İş Yeri Kiralama Durumu

Mükellefin iş yerinin mülkiyet durumuna göre belirlenen yıllık kira bedeli sınırlarına uyması, basit usule tabi olmanın genel şartları arasında yer almaktadır. GİB tarafından yayımlanan Basit Usulde Vergilendirmeye İlişkin Had ve Tutarlar adlı belgeye göre iş yeri mülkiyeti, işletme sahibine aitse 2024 yılı için büyükşehirlerde emsal kira bedelinin 55.000 TL’yi, diğer yerlerde ise 34.000 TL’yi aşmaması gerekmektedir. İş yeri kiralanmamışsa yıllık kira bedelinin yine bu tutarların altında kalması şartı aranmaktadır. Bu şartlar, mükelleflerin vergi avantajlarından yararlanabilmesi için oldukça önemlidir. Çünkü, iş yerinin maliyeti ve konumu, doğrudan basit usulden faydalanma kriterini etkilemektedir.

Yıllık Hasılat

Mükelleflerin basit usulden yararlanabilmesi için ticari faaliyetlerden elde ettikleri yıllık hasılatın belirlenen limitler dâhilinde kalması, basit usule tabi olmanın özel şartlarındandır. Alım satım işi ile uğraşıyorsanız satın aldığınız malları olduğu gibi ya da işledikten sonra satıyorsanız yıllık alım tutarınızın 2024 yılı için 690.000 TL’yi, yıllık satış tutarınızın ise 1.100.000 TL’yi aşmaması gerekmektedir. Hizmet işi ile uğraşıyorsanız ise yıllık gayri safi iş hasılatınızın 340.000 TL’yi geçmemesi öngörülmektedir. Hem alım satım hem de hizmet faaliyetlerini bir arada yapıyorsanız da yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamınızın 690.000 TL’yi geçmemesi aranan bir şarttır. Bu limitler, mükelleflerin ticari büyüklüğüne göre basit usul vergilendirmeden faydalanma hakkını belirlemektedir.

İş Yeri Sahibi Olmama

Basit usul vergilendirme sisteminden faydalanabilmek için bir mükellef olarak zirai ya da mesleki faaliyetiniz dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tabi olmamanız gerekmektedir. Başka bir deyişle basit usule tabi olmak istiyorsanız gelir vergisi açısından daha kapsamlı bir rejime tabi olmamanız, faaliyetlerinizin küçük ölçekli olarak değerlendirilmesi şarttır. Bu koşul, daha büyük işletmelerin basit usul vergilendirmeden yararlanmasını engellemeyi ve sadece küçük ölçekli mükelleflerin ilgili avantajlardan faydalanmasını sağlamaktadır.

Ticari Kazanç

Ticari faaliyetlerinizde bizzat çalışıyor olmanız ya da işin başında bilfiil bulunmanız, basit usul vergilendirmeden yararlanma şartları arasında bulunmaktadır. Bu şart, basit usulde ticari kazançlarınızı doğrudan kontrol etmenizi ve yönetmenizi öngören bir şarttır. Ancak işinizde yardımcı işçi ve çırak kullanmanız ya da seyahat, hastalık ve askerlik gibi geçici nedenlerle işin başında bulunamamanız, bu şartı bozmamaktadır. Ölüm gibi durumlarda, iş sahibinin dul eşi veya çocukları işi devam ettirecek ise onların bilfiil işin başında olup olmadıklarına bakılmamaktadır. Bu şart, işin doğrudan küçük ölçekli ve mükellefin bizzat yürüttüğü bir faaliyet olduğunu kanıtlar niteliktedir.

Vergi Dairesine Kayıt

Basit usul vergilendirmeye tabi olmak istiyorsanız faaliyet gösterdiğiniz iş yeri için bağlı bulunduğunuz vergi dairesine kayıt yaptırmanız zorunludur. Vergi dairesi, başvuru sürecinde sunduğunuz bilgileri değerlendirerek basit usule tabi olup olamayacağınıza karar vermektedir. Kayıt işlemi sırasında bütün faaliyetleriniz, iş yeri durumunuz ve hasılat bilgileriniz, detaylı bir şekilde incelenmektedir. Kayıt işlemi sonrasında ise basit usul avantajlarından faydalanabilmek için bu süreci doğru adımları takip etmeniz ve zamanında tamamlamanız önem arz etmektedir.

Kimler Basit Usulde Vergilendirmeden Faydalanamaz?

Basit usulde vergilendirme, küçük ve orta ölçekli işletme mükelleflerine vergi avantajları sunarak ticari faaliyetlerini daha kolay bir şekilde sürdürmelerini hedeflemektedir. Ancak her mükellef, bu sistemden faydalanamamaktadır. Faaliyetlerin büyüklüğü, kapsamı ve niteliği, basit usul vergilendirmesinden yararlanıp yararlanamayacağınızı belirleyen önemli faktörlerdir. Ticari faaliyetleriniz aşağıdaki koşullara uyuyorsa basit usulden yararlanmanız mümkün olmayacaktır.

Ticari Faaliyeti Büyük Ölçekli Olanlar

Ticari faaliyeti büyük ölçekli olan mükellefler, basit usul vergilendirmesinden yararlanamamaktadır. Eğer işletmeniz geniş bir pazar ağına sahip, yüksek cirolu ve kapsamlı bir ticaret faaliyeti yürütüyorsa bu durumda gerçek usulde vergilendirilmeye tabi olmanız gerekmektedir. Büyük ölçekli işletmeler, genel olarak daha geniş bir personel yapısı, büyük sermaye ve daha geniş müşteri kitlesine sahip oldukları için basit usulün sağladığı avantajlardan faydalanamamaktadır. Bu işletmeler için ticari hacim ve büyüklük dikkate alınarak daha karmaşık bir vergi rejimi uygulanmaktadır.

Gerçek Usule Tabi Olanlar

Eğer ticari, zirai veya mesleki faaliyetlerinizden dolayı gelir vergisi açısından gerçek usule tabi iseniz basit usulden faydalanmanız mümkün değildir. Gerçek usulde vergilendirme, gelirleri belli bir tutarın üzerinde olan ve daha geniş çaplı faaliyet yürüten mükellefler için geçerli bir sistemdir. Bu nedenle faaliyetleriniz, belirli bir ölçeğin üzerinde ise basit usul vergilendirme kapsamı dışında kalırsınız. Bu kapsam, çoğu durumda daha yüksek kazanç elde eden mükellefler için geçerlidir. Bu durumda olan mükelleflerin basit usule geçmesi, yasal olarak mümkün değildir.

Şehirlerarası Faaliyet Yapanlar

Şehirlerarası ticaret, taşımacılık veya hizmet faaliyeti yürüten mükellefler, basit usul vergilendirmeden faydalanamamaktadır. Şehirlerarası taşımacılık, geniş bir coğrafi alana hizmet sunmayı ve daha büyük bir ticari hacme sahip olmayı gerektirmektedir. Bu nedenle faaliyetleriniz, bir şehir sınırlarını aşıyorsa ve şehirlerarası taşımacılık gibi geniş çaplı hizmet veriyorsanız basit usulden faydalanamazsınız. Bu tür faaliyetler, daha fazla maliyet, organizasyon ve müşteri kitlesi gerektirmesi nedeniyle gerçek usulde vergilendirilmektedir.

Sermaye Gerektiren İşler Yapanlar

Sermaye gerektiren büyük ölçekli işler yürüten mükellefler, basit usulden yararlanamamaktadır. Eğer işletmeniz, büyük yatırımlar, makineler veya ekipmanlar gerektiriyorsa bu durumda basit usul yerine gerçek usulde vergilendirilmeye tabi olursunuz. İnşaat, imalat, sanayi veya teknolojik altyapı gerektiren işler, büyük sermaye ile yürütüldüğünden, bu faaliyetler basit usul vergilendirmesi kapsamına girmemektedir. Sermaye yoğun faaliyetler, basit usulün küçük ölçekli işletmelere yönelik sunduğu avantajlardan faydalanma imkânını ortadan kaldırmaktadır.

Toptan Ticaret Yapanlar

Toptan ticaret faaliyeti yürüten mükellefler, basit usulde vergilendirmeden yararlanamamaktadır. Toptan ticaret, büyük miktarlarda mal alım satımı anlamına gelmektedir. Bu ticari faaliyet, daha geniş bir ticari yapıyı gerektirmektedir. Eğer işletmeniz toptan ticaret ile uğraşıyor, yani ürünleri doğrudan nihai tüketicilere değil, başka ticari işletmelere veya perakendecilere satıyorsa basit usul vergilendirmesi sizin için geçerli olmayacaktır. Toptan ticaretin ölçeği ve ticari hacmi, bu faaliyeti basit usulden hariç tutmaktadır. Basit usul, daha çok perakende satış yapan küçük işletmelere yönelik bir sistemdir.

Komisyonculuk veya Acente Faaliyeti Yapanlar

Komisyonculuk, acentelik ya da benzeri aracı faaliyetlerde bulunan mükellefler de basit usul vergilendirmesinden faydalanamamaktadır. Eğer ticari faaliyetinizi başkaları adına mal veya hizmet satışı yaparak, komisyon karşılığı kazanç elde edip yürütüyorsanız bu durumda basit usulden faydalanmanız mümkün değildir. Komisyonculuk ve acentelik faaliyetleri, doğrudan ticaretin bir parçası olmaktan ziyade, ticari işlemleri kolaylaştıran aracılık hizmetleri olduğu için basit usul dışında tutulmaktadır. Komisyoncu veya acente olarak faaliyet gösteren mükelleflerin daha kapsamlı bir vergi sistemine tabi olması gerekmektedir.

Basit Usulde Vergilendirmeden Yararlanabilmek için Nereye ve Nasıl Başvuru Yapılır?

Basit usulde vergilendirme, küçük ölçekli işletmeler ve esnaf için sunulan avantajlı bir vergi sistemidir. Bu sistemden yararlanabilmek için ilgili mükelleflerin başvuru sürecini doğru bir şekilde takip etmeleri gerekmektedir. Başvuru, iş yeri adresine göre belirlenen vergi dairesine yapılmaktadır. Her vergi dairesinin kendi prosedürleri ve gereklilikleri bulunmaktadır. Bu nedenle başvuru yapmadan önce ilgili vergi dairesinin şartlarını ve istenen belgeleri kontrol etmeniz önemlidir. Başvurunun ardından vergi dairesi, mükellefin basit usulde vergilendirilmeye uygun olup olmadığını değerlendirerek gerekli işlemleri gerçekleştirmektedir.

Basit usulde vergilendirme başvurusu için talep edilen belgelerle birlikte vergi dairesine başvuru yaparak basit usulden yararlanmak için gerekli adımları atabilirsiniz. Başvuru sürecinin takibi, her mükellef için oldukça önemlidir. Başvurunun kabul edilip edilmediği, mükellefin vergi dairesi tarafından kendisine bildirilmektedir. Bu aşamada, bilgi almak için ilgili vergi dairesi ile iletişime geçmeniz de faydalı olabilir.

İş Yeri Adresine Göre İlgili Vergi Dairesi

Basit usulde vergilendirmeden yararlanabilmek için öncelikle iş yeri adresinize göre ilgili vergi dairesi başvurusu yapmanız gerekmektedir. Her mükellef, bağlı bulunduğu vergi dairesinin bölgesinde faaliyet göstermektedir. İş yeri adresinizin hangi vergi dairesine ait olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti Gelir İdaresi Başkanlığı’nın resmî web sitesinden veya yerel vergi dairelerinden öğrenebilirsiniz. Adres bilgilerinizi doğruladıktan sonra başvuru yapacağınız vergi dairesine yönlendirilirsiniz.

Vergi dairesine yapacağınız başvuruda, kimlik bilgilerinizi, iş yeri adresinizi, faaliyet türünüzü ve tahmini gelirlerinizi içeren bilgiler talep edilmektedir. Bu bilgiler, vergi dairesi tarafından değerlendirilmektedir ve basit usulden yararlanma durumunuz belirlenmektedir. Başvuru süreci, vergi yükümlülüklerinizi azaltmanıza ve basit usul vergi ödemelerinizi daha kolay bir şekilde gerçekleştirmenize olanak tanımaktadır. Başvuru sonucunda, vergi dairesi ile iletişimde kalarak gerekli bilgilendirmeleri almanız önem taşımaktadır. Böylece iş süreçlerinizi daha sağlıklı bir şekilde yönetebileceksiniz.

İnteraktif Vergi Dairesi

İnteraktif Vergi Dairesi, bütün vergilendirme işlemlerini Dijital Vergi Dairesi adlı platform üzerinden gerçekleştirmektedir. Bu internet vergi dairesi, mükelleflere çevrim içi olarak vergi borcu sorgulama da dâhil olmak üzere birçok vergi türleri işlemini gerçekleştirme imkânı sunan bir platformdur. Bu sistem, mükelleflerin vergi süreçlerini daha hızlı ve kolay bir şekilde yönetmelerine olanak tanımaktadır. Basit usulde vergilendirmeden yararlanmak isteyen mükellefler, Dijital Vergi Dairesi üzerinden başvuru yapabilmektedir. Çevrim içi başvuru süreci, mükelleflere zaman tasarrufu sağlayarak belgelerin fiziksel olarak vergi dairesine teslim edilmesine gerek kalmamaktadır. Dijital Vergi Dairesi aracılığıyla basit usulde vergilendirme başvurusu adımları şunlardır:

1. Dijital Vergi Dairesi resmî web sitesine gidin.
2. e-Devlet şifrenizi kullanarak kullanıcı girişi yapın.
3. Giriş yaptıktan sonra sol tarafta yer alan menünün en üstünde yer alan arama bölümüne “İşe Başlama Bildirimi” yazarak arama yapın.
4. Açılan sayfadan “Basit Usul” seçeneğini seçerek ileri butonuna tıklayın ve başvuru formunu dikkatlice doldurun. İstenen bilgileri eksiksiz bir şekilde girin.
5. Gerekli belgeleri tarayıcıdan yükleyin ya da sistem üzerinde belirtilen şekilde ekleyin.
6. Formu tamamladıktan sonra başvurunuzu gönderin.
7. Başvurunuzun durumunu Dijital Vergi Dairesi üzerinden takip edin.

Bu adımlar, basit usulde vergilendirmeden yararlanabilmek için başvuru sürecinizi kolaylaştıracaktır. Başvurunuz sonuçlandığında, vergi dairesinden bilgilendirme alacaksınız.

Basit Usulde Vergilendirme Başvurusu için Gerekli Olan Belgeler Nelerdir?

Basit usulde vergilendirmeden faydalanmak isteyen mükelleflerin, başvuru sırasında belirli belgeleri vergi dairesine sunmaları gerekmektedir. Bu belgeler, başvurunuzun eksiksiz ve hızlı bir şekilde işleme alınmasını sağlamaktadır. Böylece vergilendirme süreciniz kolaylıkla ilerlemektedir. Aşağıda bu başvuruda ihtiyaç duyacağınız belgeler ve her birinin işlevi açıklanmıştır.

Dilekçe

Basit usulde vergilendirme başvurunuzu yaparken vergi dairesine hitaben yazılmış bir dilekçe sunmanız gerekmektedir. Bu dilekçede, vergi mükellefi olarak faaliyet alanınız, iş yeri adresiniz ve basit usule tabi olmak istediğinizi belirten ifadeler yer almalıdır. Dilekçe, başvurunuzun resmî bir şekilde kayıt altına alınması ve işlemlerin başlatılması için ilk adım olarak kullanılmaktadır.

Kimlik Fotokopisi

Başvurunuzun tamamlanabilmesi için kimlik bilgilerinizin doğrulanması gerekmektedir. Bu nedenle kimliğinizin ön ve arka yüzünün fotokopisini başvuru belgelerinizin arasına eklemeniz istenmektedir. Kimlik fotokopiniz, sizin kim olduğunuzu ve başvuruyu bizzat yaptığınızı doğrulamak amacıyla kullanılmaktadır.

İş Yeri Kira Kontratı

Eğer iş yeriniz kiralık ise kira kontratınızı da başvuru belgelerine eklemeniz gerekmektedir. Bu belge, iş yerinizin yasal olarak nerede bulunduğunu ve kira bedelinizin belirlenen limitler dâhilinde olup olmadığını vergi dairesine kanıtlamaktadır. Kira kontratınızda yer alan bilgiler, başvurunuzun değerlendirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır.

İkametgâh Belgesi

Başvuruda bulunan kişinin ikametgâh adresini gösteren resmî bir belge de başvuru sırasında sunulmalıdır. Bu belge, mükellefin ikamet ettiği adresin doğrulanması amacıyla talep edilmektedir. İkametgâh belgenizi e-Devlet üzerinden kolayca temin edebilir ve başvuru dosyanıza ekleyebilirsiniz.

Vergi Levhası

Vergi levhası, mükellef olarak faaliyet gösterdiğinizin resmî bir belgesidir ve başvurunuzu desteklemek amacıyla sunulmaktadır. Vergi levhası, sizin vergi mükellefi olduğunuzu kanıtlayarak iş yerinizin kaydının vergi dairesinde bulunduğunu göstermektedir. Bu belge, aynı zamanda ticari faaliyetlerinizi yasal çerçevede yürüttüğünüzü teyit etmektedir.

Basit Usulde Vergilendirme ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Gelir Vergisi ve Basit Usulde Vergi Arasındaki Fark Nedir?

Gelir vergisi, mükelleflerin yıllık gelirleri üzerinden hesaplanan bir vergi olup, genellikle gerçek usulde vergilendirilen mükellefler tarafından ödenmektedir. Gerçek usul mükellefleri, gelirlerini belirlemek için defter tutmakta ve çeşitli giderleri düşerek yıllık beyanname vermekle yükümlü olmaktadır. Basit usul ise küçük ölçekli işletmelere sunulan bir vergi sistemidir. Bu sistemde mükellefler, daha basit bir süreçle vergi ödeyerek genellikle yıllık beyanname verme yükümlülüğünden muaf olmaktadır. Basit usulde vergilendirme işlemleri daha az karmaşık olduğundan, mükelleflerin vergi süreçlerini kolaylaştırıp işlerini daha verimli yönetmelerine olanak tanımaktadır.

Basit Usulde Kazanç İndirimi Nedir?

Basit usul kazanç indirimi, basit usul mükelleflerinin ticari kazançlarını hesaplamak için bazı giderleri düşebilmesini sağlayan bir düzenlemedir. Bu indirim, mükelleflerin elde ettikleri hasılat üzerinden hesaplanan vergiyi azaltmak amacıyla uygulanmaktadır. Basit usule tabi mükellefler, yıllık kazançları üzerinden belirli bir oran veya tutarda gider düşerek vergi yükümlülüklerini azaltabilmektedir. Ancak bu indirimlerin kapsamı ve miktarı, Gelir Vergisi Kanunu’na göre belirlenmektedir. Böylece, mükellefler gerçek usuldeki gibi detaylı bir defter tutma ve gider belgeleme yükümlülüğüne girmeden daha basit bir şekilde kazançlarını azaltma imkânına sahip olmaktadır.

Basit Usulde Hangi Vergiler Ödenir?

Basit usule tabi mükellefler, yalnızca basit usulde ticari kazançlarının vergisini ödemektedir. Bu mükellefler, gerçek usule tabi olan mükelleflerin ödemek zorunda olduğu gelir vergisi, stopaj vergisi veya KDV gibi diğer vergilerle yükümlü değildir. Dolayısıyla, basit usul mükellefleri için vergi yükümlülüğü sadece ticari kazanç üzerinden hesaplanan gelir vergisi ile sınırlı kalmaktadır.

Basit Usul Mükellefi Kaç TL Fatura Kesebilir?

Gelir Vergisi Kanunu‘nun 48. maddesinde yer alan basit usule tabi olmanın özel şartları başlığı altında basit usul mükelleflerinin 2024 takvim yılı için satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satan kişilerin yıllık alım tutarının 690.000 TL’yi, yıllık satış tutarının ise 1.100.000 TL’yi geçmemesi gerektiği belirtilmektedir. Alım satım dışında iş yapan basit usul mükelleflerinin yıllık iş hasılatının 340.000 TL’yi aşması durumunda, gerçek usulde vergilendirilmeleri söz konusu olmaktadır. Ayrıca alım satım ve diğer işlerin birlikte yapılması hâlinde, yıllık satış ve iş hasılatının toplamının 690.000 TL’yi geçmemesi gerekmektedir. Bu koşullar çerçevesinde, basit usul mükellefleri, yıllık alım ve satış tutarlarını aşmadıkları sürece belirlenen bu limitler içinde fatura kesmeye devam edebilmektedir.

Basit Usulde KDV Olur mu?

Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin teslim ve hizmetleri, Katma Değer Vergisi (KDV) açısından istisna tutulmuştur. Bu nedenle, basit usule tabi mükelleflerin KDV tahsil etme veya KDV beyanname verme yükümlülükleri yoktur. Kısacası, basit usulde faaliyet gösteren mükellefler, KDV hesaplamak ve müşterilerine KDV ekleyerek fatura düzenlemek zorunda değildir. Basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi boyunca elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların maliyeti arasındaki fark üzerinden hesaplanmaktadır. Basit usulde KDV istisnası uygulaması bu mükellefler için geçerli olmadığından, kazançları yalnızca ticari işlemlerle sınırlı kalarak KDV yükümlülüğü doğmamaktadır.

Basit Usulde Stopaj Vergisi Var mı?

Basit usulde vergilendirilen mükellefler için çeşitli vergisel kolaylıklar sağlanmıştır. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden farklı olarak basit usule tabi olan mükelleflerin defter tutma, geçici vergi ödeme ve stopaj (vergi tevkifatı) yapma gibi yükümlülükleri bulunmamaktadır. Bu çerçevede mükellefler, basit usulde stopaj vergisi ödemezler ve stopaj kesintisi yapmakla yükümlü değildirler. Özellikle ticari kazançları üzerinden gelir vergi muafiyeti uygulanması sebebiyle stopaj vergisi doğmaz. Dolayısıyla, basit usulde vergilendirilen mükelleflerin gelir vergisi stopajı yapma zorunluluğu olmadan daha basit bir vergi süreci içerisinde yer alması sağlanmıştır.

Basit Usul Vergi Beyannamesi Ne Zaman ve Nasıl Verilir?

Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen mükerrer 20/A maddesi uyarınca, kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler, 01.01.2021 tarihinden itibaren gelir vergisinden muaf tutuldukları için yıllık beyanname verme yükümlülükleri bulunmamaktadır. Bu nedenle, basit usule tabi mükellefler, artık yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorunda değildir. Basit usul vergi beyannamesi, basit usulde vergilendirilen mükellefler için uygulanmamaktadır.

Basit Usul Vergi Ne Zaman Ödenir?

2023 yılı kazançlarına ilişkin verilecek yıllık beyannameler üzerinden hesaplanan gelir vergisi, 2024 yılında iki eşit taksitte ödenmektedir. GİB tarafından yayımlanan vergi takvimine göre birinci taksidin ödeme tarihleri, 1 Mart – 5 Nisan 2024 olarak belirtilmektedir. İkinci taksit ise 1-31 Temmuz 2024 tarihlerini işaret etmektedir. Eğer basit usulde tespit edilen ticari kazancın yanı sıra beyana tabi başka gelir unsurlarınız bulunuyorsa bu durumda mart ayı içerisinde verilecek beyannameler üzerinden hesaplanan gelir vergisi, Mart ve Temmuz aylarında olmak üzere iki eşit taksitte ödenmektedir. Vergi ödemenizi, GİB’in www.gib.gov.tr adresinde yer alan anlaşmalı bankalardan veya tüm vergi dairelerinden gerçekleştirebilirsiniz.

Basit Usul Mükellefi KDV İadesi Alabilir mi?

Evet, basit usul mükellefi, KDV iadesi alabilmektedir. Katma Değer Vergisi Kanununa göre basit usulde vergilendirilen mükellefler, yaptıkları teslim ve hizmetler için KDV’den istisna tutulmaktadır. Ancak istisnadan vazgeçilmesi durumunda tevkifat uygulanmaktadır. Tevkif edilen KDV’nin gerekli şartların sağlanması hâlinde iadesi mümkündür. Ayrıca istisnadan vazgeçmeyip sehven KDV hesaplayan basit usul mükellefler de fazla ve yersiz ödedikleri KDV’yi ilgili düzenlemelere göre geri alabilirler.

Basit Usul Mükellefi Olan Esnaf POS Cihazı Kullanabilir mi?

Basit usul mükellefi olan esnaf, POS cihazı kullanabilmektedir. Bu durum, mükelleflerin iş süreçlerini daha modern ve etkili bir şekilde yönetmelerine olanak tanımaktadır. POS cihazı kullanarak müşterilerinden hızlı ve güvenli bir şekilde ödeme alabilirler. Ayrıca bu sistem sayesinde satışlarını daha iyi takip edebilir ve gelirlerini kaydedebilirler. Ancak basit usule tabi mükelleflerin POS cihazı kullanımında bazı vergi yükümlülüklerini yerine getirmeleri gerekebilir. Bu bağlamda esnafın KDV ve diğer vergi süreçlerine dair mevzuata uygun hareket etmesi önem taşımaktadır. Dolayısıyla, basit usul mükellefleri, POS cihazı ile işlerini daha kolay hâle getirebilmektedir.

Basit Usul Mükellefi İşletmesinde Kaç Sigortalı Çalıştırabilir?

Basit usul vergi mükellefi, işletmesinde birden fazla sigortalı çalıştırabilir. Yanında yardımcı eleman ve çırak olarak 4/a sigortalısı birden fazla kişi çalıştırmasının mevzuatta bir engeli bulunmamaktadır. Ancak deftere tabi olan, gerçek usulde vergilendirme şartlarına girmeye neden olacak bir duruma yol açmamalıdır. Bu nedenle, basit usul kriterlerini aşmadan sigortalı çalışan istihdam edilebilir.

Basit Usulde Kira Damga Vergisi Kesilir mi?

İktisadi bir işletmeye dahil olmayan bir gayrimenkulün, gerçek kişilere mesken olarak veya dernekler, vakıflar, gelir vergisinden muaf esnaf, gelir vergisinden muaf serbest meslek erbapları ve basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından iş yeri olarak kiralanması durumunda, bu kira sözleşmeleri damga vergisi istisnasına tabi tutulmaktadır. Ancak iktisadi işletmeye dahil olmayan bir gayrimenkulünüzü kiraya verdiğiniz kiracı, gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı veya basit usulde vergilendirilen mükellef değilse, imzalanan kira sözleşmesi, 488 sayılı Kanun‘a ekli (1) sayılı tablonun I/A-2 bölümüne göre damga vergisine tabi olacaktır.

Basit Usule Tabi Olan Meslekler Nelerdir?

Basit usule tabi olan meslekler, küçük ölçekli işletmelerin ve esnafın faaliyetlerini kapsamaktadır. Bu meslekler arasında; bakkal, market, manav, terzi, ayakkabıcı, kuaför, restoran, kafe gibi işletmeler yer almaktadır. Ayrıca çeşitli hizmet sektörlerinde çalışan serbest meslek erbapları da basit usulden yararlanabilmektedir. Bunun yanı sıra; küçük çaplı üretim yapan ziraatçiler ve sanatkârlar da basit usulde vergilendirilmektedir. Ancak bu mesleklerin basit usule tabi olabilmesi için belirli gelir sınırlarını aşmamaları ve diğer kriterleri karşılamaları gerekmektedir.

Basit Usul Vergilendirmede Kazanç Tespiti Nasıl Yapılır?

Basit usul vergilendirmede kazanç tespiti, bir hesap dönemi boyunca elde edilen gelir ile yapılan giderler ve satılan malların maliyeti arasındaki pozitif fark olarak belirlenmektedir. Bu fark, yapılan ticari faaliyetlerle ilgili olarak Vergi Usul Kanunu’na göre alınması ve verilmesi zorunlu olan alış, gider ve hasılat belgelerinde belirtilen tutarlara göre hesaplanmaktadır. Kazancın doğru tespiti, bu belgelerde yer alan rakamlar üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Basit Usule Tabi Mükelleflerin Defter Tutma Zorunluluğu Var mı?

Basit usule tabi mükelleflerin defter tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. 7338 sayılı Kanun ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen mükerrer 20/A maddesiyle basit usulde vergilendirilen mükelleflerin ticari kazançları gelir vergisinden muaf tutulmuştur. Bu düzenleme, basit usule tabi mükelleflerin vergi yükümlülüklerini hafifleterek vergiye tabi kazançlarından istisna edilmelerini sağlamaktadır.

Basit Usulde Mükelleflerin Vergi Levhası Bulundurma Zorunluluğu Var mı?

Vergi Usul Kanunu’nun ilgili maddesine göre, gelir vergisi mükellefleri (basit usule tabi olanlar da dâhil) ve sermaye şirketleri, vergi matrahına esas kazanç tutarlarını ve buna karşılık gelen vergi miktarlarını gösteren vergi levhasını almak zorundaydılar. Ancak 193 sayılı Kanun’un 46’ncı maddesi uyarınca, 2021 yılından itibaren basit usule tabi mükelleflerin ticari kazançları, gelir vergisinden istisna edilmiştir ve bu kazançlar için yıllık beyanname verme zorunluluğu ortadan kalkmıştır. Bu nedenle, basit usule tabi mükelleflerin ticari kazançları üzerinden vergi hesaplanması söz konusu olmadığından, bu mükelleflerin vergi levhası alma zorunluluğu da bulunmamaktadır.

Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerin Mal Alış ve Satışlarda Belge Düzenleme Zorunluluğu Var mı?

Basit usulden yararlanan mükellefler, elde ettikleri hasılatlarla ilgili olarak Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen belgeleri kullanmak zorundadırlar. Vergi Usul Kanunu’nun ilgili maddesi çerçevesinde, kazançları basit usulde tespit edilen mükelleflerin, belge düzenlemedikleri günlük hasılatları için gün sonunda tek bir fatura düzenlemeleri mümkündür. Bu basit usulde belge düzenleme uygulaması, mükelleflerin işlerini daha pratik bir şekilde yürütmelerine olanak sağlamaktadır. Günlük hasılatlar için gün sonunda toplu fatura kesilmesi, vergi mevzuatına uygun olarak işlemlerin düzenli bir şekilde kayıt altına alınmasına yardımcı olmaktadır.